Pavlus'un Hapishane Mektupları: Pavlus ve FilipililerÖrnek

Paul's Prison Epistles: Paul And The Philippians

14 günden 2. gün

Pavlus'un Hapishanede Çektiği Sıkıntı: 2. Korintliler 1:8

Pavlus, uzun hizmeti boyunca sık sık büyük acılar çekti. Tekrar tekrar kırbaçlandı, değnekle dövüldü ve suikastçılar tarafından arandı. Birçok kez hapse atıldı ve hatta bir defasında taşlanarak ölüme terk edildi. Bu zorluklara dayanması her zaman kolay olmadı. Zaman zaman depresyona girdi, hatta umutsuzluğa kapıldı. Örneğin, üçüncü kez çıktığı Müjde'yi duyurma yolculuğu sırasında 2. Korintliler 1:8'de şu sözleri yazdı:

Kardeşlerim, Asya İli'nde çektiğimiz sıkıntılardan habersiz kalmanızı istemiyoruz. Dayanabileceğimizden çok ağır bir yük altındaydık. Öyle ki, yaşamaktan bile umudumuzu kesmiştik (2. Korintliler 1:8).

Burada Pavlus yenilmişlik hissini, katlandığı korkunç koşullar ve durumlar nedeniyle geçici olarak umudunu kaybetme duygusunu tarif etti.

Pavlus, hayatın asla gerçekten umutsuz olmadığını, Tanrı'nın bizi her türlü sıkıntıdan kurtarabileceğini biliyordu. Ama o da bir insandı; tıpkı bizimkiler gibi zayıflıkları vardı. Gerçek şu ki, bazen Tanrı'nın egemenliğini bilmek ve ona güvenmek bizi umutsuzluktan uzak tutmaya yetmiyor. Pavlus bile mücadele etti. Pavlus bile vazgeçmek istedi. Pavlus bile terk edilmiş hissetti.

Filipililer'e yazdığı mektubun ayrıntılarını okuduğumuzda, çok sevdiği bu kiliseye yazdığı sırada benzer duygularla mücadele ediyor olabilir. Teolojisi onu gerçeğe bağladı, sıkıntılardan geçerken bile Tanrı'nın iyilik için çalıştığı konusunda onu cesaretlendirdi. Fakat Pavlus'un yüreği yine de ağırdı ve üzüntüsü derindi.

Pavlus, Filipililer'e yazdığı mektupta, zihnini meşgul eden tüm sıkıntıları açıklamadı. Bunlardan bazılarından bahsetti ve sıkıntılarının zihin durumu üzerindeki toplu etkisini ortaya koydu. Örneğin, sık sık ölümün, çektiği sıkıntılardan hoş bir kurtuluş olduğunu söyledi. Filipililer 3:10'da şu sözleri yazdı:

Ölümünde O'nunla özdeşleşerek O'nu tanımak, dirilişinin gücünü ve acılarına ortak olmanın ne demek olduğunu bilmek... istiyorum (Filipililer 3:10).

Pavlus bu ayette, o anki acısının çok büyük olduğunu ve kurtuluş için en büyük umudunun ölüm olduğunu açıkladı ve o anki acılarını ölümüne giden yol olarak gördü. Filipililer 1:20'de Pavlus bakış açısını şu şekilde ifade etti:

Hiçbir şekilde utandırılmayacağımı, yaşasam da ölsem de Mesih'in her zamanki gibi şimdi de bedenimde yüceltilmesi için tam bir cesaret gösterebileceğimi bekliyor ve umut ediyorum (Filipililer 1:20).

Pavlus bu noktada cesaretten yoksundu, ancak sınanmadan önce cesaret kazanacağını umuyordu. Onun kaygısı Mesih'i onurlandırmaktı: ya denenmeye lütufla dayanarak ya da iman ikrarından vazgeçmeden onur ve kararlılıkla ölerek. Bunun hemen ardından Pavlus şu sözlerle ölüm arzusunu dile getirdi:

Çünkü benim için, yaşamak Mesih'tir, ölmek kazançtır. Hayatta kalırsam yararlı işler yapacağım... İki seçenek arasında kaldım. Dünyadan ayrılıp Mesih'le birlikte olmayı arzuluyorum; bu çok daha iyi (Filipililer 1:21-23).

Pavlus bunu yazdığı sırada ölmek istiyordu. Ama genelde yaşamak ve Müjde'yi duyurmak, İyi Haberi yeni yerlere ve insanlara taşımak, dünyaya kurtuluş getirmek istiyordu.

Okuma Planı Hakkında

Paul's Prison Epistles: Paul And The Philippians

Bu planda Pavlus'un, kendisinin ve Filipililer'in karşılaştığı zulüm ve sıkıntı zamanları için umut ve cesaret veren mektubu incelenmektedir.

More

Bu planı sağladığı için Third Millennium Ministries'e teşekkür ederiz. Daha fazla bilgi için lütfen, http://thirdmill.org adresini ziyaret ediniz.