MEZMURLAR 105:1-45

MEZMURLAR 105:1-45 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)

RAB'be şükredin, O'nu adıyla çağırın, Halklara duyurun yaptıklarını! O'nu ezgilerle, ilahilerle övün, Bütün harikalarını anlatın! Kutsal adıyla övünün, Sevinsin RAB'be yönelenler! RAB'be ve O'nun gücüne bakın, Durmadan O'nun yüzünü arayın! Ey sizler, kulu İbrahim'in soyu, Seçtiği Yakupoğulları, O'nun yaptığı harikaları, Olağanüstü işlerini Ve ağzından çıkan yargıları anımsayın! Tanrımız RAB O'dur, Yargıları bütün yeryüzünü kapsar. O antlaşmasını, Bin kuşak için verdiği sözü, İbrahim'le yaptığı antlaşmayı, İshak için içtiği andı sonsuza dek anımsar. “Hakkınıza düşen mülk olarak Kenan ülkesini size vereceğim” diyerek, Bunu Yakup için bir kural, İsrail'le sonsuza dek geçerli bir antlaşma yaptı. O zaman bir avuç insandılar, Sayıca az ve ülkeye yabancıydılar. Bir ulustan öbürüne, Bir ülkeden ötekine dolaşıp durdular. RAB kimsenin onları ezmesine izin vermedi, Onlar için kralları bile payladı: “Meshettiklerime dokunmayın, Peygamberlerime kötülük etmeyin!” dedi. Ülkeye kıtlık gönderdi, Bütün yiyeceklerini yok etti. Önlerinden bir adam göndermişti, Köle olarak satılan Yusuf'tu bu. Zincir vurup incittiler ayaklarını, Demir halka geçirdiler boynuna, Söyledikleri gerçekleşinceye dek, RAB'bin sözü onu sınadı. Kral adam gönderip Yusuf'u salıverdi, Halklara egemen olan onu özgür kıldı. Onu kendi sarayının efendisi, Bütün varlığının sorumlusu yaptı; Önderlerini istediği gibi eğitsin, İleri gelenlerine akıl versin diye. O zaman İsrail Mısır'a gitti, Yakup Ham ülkesine yerleşti. RAB halkını alabildiğine çoğalttı, Düşmanlarından sayıca artırdı onları. Sonunda tutumunu değiştirdi düşmanlarının: Halkından tiksindiler, Kullarına kurnazca davrandılar. Kulu Musa'yı, Seçtiği Harun'u gönderdi aralarına. Onlar gösterdiler RAB'bin belirtilerini, Ham ülkesinde şaşılası işlerini. Karanlık gönderip ülkeyi karanlığa bürüdü RAB, Çünkü Mısırlılar O'nun sözlerine karşı gelmişti. Kana çevirdi sularını, Öldürdü balıklarını. Ülkede kurbağalar kaynaştı Krallarının odalarına kadar. RAB buyurunca sinek sürüleri, Sivrisinekler üşüştü ülkenin her yanına. Dolu yağdırdı yağmur yerine, Şimşekler çaktırdı ülkelerinde. Bağlarını, incir ağaçlarını vurdu, Parçaladı ülkenin ağaçlarını. O buyurunca çekirgeler, Sayısız yavrular kaynadı. Ülkenin bütün bitkilerini yediler, Toprağın ürününü yiyip bitirdiler. RAB ülkede ilk doğanların hepsini, İlk çocuklarını öldürdü. İsrailliler'i ülkeden altın ve gümüşle çıkardı, Oymaklarından tek kişi bile tökezlemedi. Onlar gidince Mısır sevindi, Çünkü İsrail korkusu çökmüştü Mısır'ın üzerine. RAB bulutu bir örtü gibi yaydı üzerlerine, Gece ateş verdi yollarını aydınlatsın diye. İstediler, bıldırcın gönderdi, Göksel ekmekle doyurdu karınlarını. Kayayı yardı, sular fışkırdı, Çorak topraklarda bir ırmak gibi aktı. Çünkü kutsal sözünü, Kulu İbrahim'e verdiği sözü anımsadı. Halkını sevinç içinde, Seçtiklerini sevinç çığlıklarıyla ülkeden çıkardı. Ulusların topraklarını verdi onlara. Halkların emeğini miras aldılar; Kurallarını yerine getirsinler, Yasalarına uysunlar diye.

MEZMURLAR 105:1-45 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)

R ABBE şükredin, ismini çağırın; Kavmlar arasında onun işlerini bildirin. Ona ilâhi okuyun, ona terennüm eyleyin; Bütün şaşılacak işlerini söyleyin. Mukaddes ismile övünün; RABBİ arıyanların yüreği sevinsin. RABBİ ve onun kuvvetini arayın; Yüzünü daima arayın. Ey kulu İbrahimin zürriyeti, Seçtiği Yakubun oğulları, Ettiği şaşılacak işleri, onun hârikalarını, Ve ağzının hükümlerini anın. Allahımız RAB odur; Hükümleri bütün yeryüzündedir. O ebediyen ahdini, Ve bin nesle kadar buyurduğu sözü, İbrahim ile olan ahdini, Ve İshaka olan andını hatırladı: Mirasınızın payı olmak üzre, Kenân diyarını sana vereceğim, diyerek, Kanun olarak Yakuba, Ebedî ahit olarak İsraile teyit etti; O vakit sayıca az, çok az adamlardı, Orada misafirlerdiler. Milletten millete, Bir ülkeden başka bir kavma geziyorlardı. Kimseyi onlara kötülük etsin diye bırakmadı; Onlar uğruna kıralları bile azarladı: Meshettiklerime dokunmayın, Peygamberlerime kötülük etmeyin, dedi. Ve memlekete kıtlığı çağırdı; Bütün yiyeceklerini kırdı. Önlerinden bir adam gönderdi; Yusuf köle olarak satıldı. Ayaklarını bukağı ile incittiler; Onu demire vurdular; Onun sözü yerine gelinciye kadar, RABBİN sözü onu denedi. Kıral gönderip onu çözdü; Kavmlara hükmeden onu salıverdi. Onu kendi evi üzerine efendi, Ve bütün serveti üzerine müdür kıldı; Ta ki, reislerini istediği gibi bağlasın, Ve ihtiyarlarına hikmet öğretsin. İsrail de Mısıra geldi; Ve Yakub Ham diyarında misafir oldu. Kavmını pek çok artırdı, Ve onları hasımlarından daha kuvvetli etti. Kavmından nefret eylesinler diye, Kullarına hile eylesinler diye yüreklerini döndürdü. Musa kulunu, Seçmiş olduğu Harunu gönderdi. Onların arasında onun alâmetlerini, Ve Ham diyarında şaşılacak işlerini yaptılar. Karanlığı gönderdi ve karanlık eyledi; Ve sözüne karşı durmadılar. Sularını kana döndürdü, Ve balıklarını öldürdü. Memleketlerinde kurbağalar kaynaştı, Kıralların odalarında bile. O buyurdu ve sinek sürüleri, Bütün sınırları içine bitler üşüştü. Onlara yağmur yerine dolu, Ve memleketlerine alevli ateş verdi. Bağlarını ve incir ağaçlarını vurdu, Ve sınırları içinde olan ağaçları kırdı. O buyurdu ve çekirgeler, Ve sayısız cirat geldi, Ve onların memleketinde bütün otu yediler, Ve topraklarının mahsulünü yediler. Ve onların memleketinde ilk doğanları, Kuvvetlerinin ilkini vurdu. Ve gümüş ve altın ile onları çıkardı; Ve sıptlarında yolda kalan yoktu. Onlar gidince Mısır sevindi; Çünkü onların korkusu üzerlerine çökmüştü. Örtü olarak bulutu, Ve geceleyin aydınlatmak için ateş yaydı. İstediler de bıldırcın getirdi, Ve onları göklerin ekmeğile doyurdu. Kayayı yardı ve sular fışkırdı; Kurak yerlerde ırmak gibi aktılar. Çünkü mukaddes sözünü, Ve kulu İbrahimi andı. Ve kavmını meserretle, Seçmiş olduklarını terennümle çıkardı. Ve onlara milletlerin yerlerini verdi; Ve ümmetlerin emeğini miras aldılar; Ta ki, onun kanunlarını tutsunlar, Ve onun şeriatlerini yapsınlar. RABBE hamdedin.

MEZMURLAR 105:1-45 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)

RAB'be şükredin, O'nu adıyla çağırın, Halklara duyurun yaptıklarını! O'nu ezgilerle, ilahilerle övün, Bütün harikalarını anlatın! Kutsal adıyla övünün, Sevinsin RAB'be yönelenler! RAB'be ve O'nun gücüne bakın, Durmadan O'nun yüzünü arayın! Ey sizler, kulu İbrahim'in soyu, Seçtiği Yakupoğulları, O'nun yaptığı harikaları, Olağanüstü işlerini Ve ağzından çıkan yargıları anımsayın! Tanrımız RAB O'dur, Yargıları bütün yeryüzünü kapsar. O antlaşmasını, Bin kuşak için verdiği sözü, İbrahim'le yaptığı antlaşmayı, İshak için içtiği andı sonsuza dek anımsar. “Hakkınıza düşen mülk olarak Kenan ülkesini size vereceğim” diyerek, Bunu Yakup için bir kural, İsrail'le sonsuza dek geçerli bir antlaşma yaptı. O zaman bir avuç insandılar, Sayıca az ve ülkeye yabancıydılar. Bir ulustan öbürüne, Bir ülkeden ötekine dolaşıp durdular. RAB kimsenin onları ezmesine izin vermedi, Onlar için kralları bile payladı: “Meshettiklerime dokunmayın, Peygamberlerime kötülük etmeyin!” dedi. Ülkeye kıtlık gönderdi, Bütün yiyeceklerini yok etti. Önlerinden bir adam göndermişti, Köle olarak satılan Yusuf'tu bu. Zincir vurup incittiler ayaklarını, Demir halka geçirdiler boynuna, Söyledikleri gerçekleşinceye dek, RAB'bin sözü onu sınadı. Kral adam gönderip Yusuf'u salıverdi, Halklara egemen olan onu özgür kıldı. Onu kendi sarayının efendisi, Bütün varlığının sorumlusu yaptı; Önderlerini istediği gibi eğitsin, İleri gelenlerine akıl versin diye. O zaman İsrail Mısır'a gitti, Yakup Ham ülkesine yerleşti. RAB halkını alabildiğine çoğalttı, Düşmanlarından sayıca artırdı onları. Sonunda tutumunu değiştirdi düşmanlarının: Halkından tiksindiler, Kullarına kurnazca davrandılar. Kulu Musa'yı, Seçtiği Harun'u gönderdi aralarına. Onlar gösterdiler RAB'bin belirtilerini, Ham ülkesinde şaşılası işlerini. Karanlık gönderip ülkeyi karanlığa bürüdü RAB, Çünkü Mısırlılar O'nun sözlerine karşı gelmişti. Kana çevirdi sularını, Öldürdü balıklarını. Ülkede kurbağalar kaynaştı Krallarının odalarına kadar. RAB buyurunca sinek sürüleri, Sivrisinekler üşüştü ülkenin her yanına. Dolu yağdırdı yağmur yerine, Şimşekler çaktırdı ülkelerinde. Bağlarını, incir ağaçlarını vurdu, Parçaladı ülkenin ağaçlarını. O buyurunca çekirgeler, Sayısız yavrular kaynadı. Ülkenin bütün bitkilerini yediler, Toprağın ürününü yiyip bitirdiler. RAB ülkede ilk doğanların hepsini, İlk çocuklarını öldürdü. İsrailliler'i ülkeden altın ve gümüşle çıkardı, Oymaklarından tek kişi bile tökezlemedi. Onlar gidince Mısır sevindi, Çünkü İsrail korkusu çökmüştü Mısır'ın üzerine. RAB bulutu bir örtü gibi yaydı üzerlerine, Gece ateş verdi yollarını aydınlatsın diye. İstediler, bıldırcın gönderdi, Göksel ekmekle doyurdu karınlarını. Kayayı yardı, sular fışkırdı, Çorak topraklarda bir ırmak gibi aktı. Çünkü kutsal sözünü, Kulu İbrahim'e verdiği sözü anımsadı. Halkını sevinç içinde, Seçtiklerini sevinç çığlıklarıyla ülkeden çıkardı. Ulusların topraklarını verdi onlara. Halkların emeğini miras aldılar; Kurallarını yerine getirsinler, Yasalarına uysunlar diye.

MEZMURLAR 105:1-45

MEZMURLAR 105:1-45 TCL02MEZMURLAR 105:1-45 TCL02