ELÇİLERİN İŞLERİ 13:1-12
ELÇİLERİN İŞLERİ 13:1-12 Kutsal Kitap Yeni Çeviri 2001, 2008 (TCL02)
Antakya'daki kilisede peygamberler ve öğretmenler vardı: Barnaba, Niger denilen Şimon, Kireneli Lukius, bölge kralı Hirodes'le birlikte büyümüş olan Menahem ve Saul. Bunlar Rab'be tapınıp oruç tutarlarken Kutsal Ruh kendilerine şöyle dedi: “Barnaba'yla Saul'u, kendilerini çağırmış olduğum görev için bana ayırın.” Böylece oruç tutup dua ettikten sonra, Barnaba'yla Saul'un üzerine ellerini koyup onları yolcu ettiler. Kutsal Ruh'un buyruğuyla yola çıkan Barnaba'yla Saul, Selefkiye'ye gittiler, oradan da gemiyle Kıbrıs'a geçtiler. Salamis'e varınca Yahudiler'in havralarında Tanrı'nın sözünü duyurmaya başladılar. Yuhanna'yı da yardımcı olarak yanlarına almışlardı. Adayı baştan başa geçerek Baf'a geldiler. Orada büyücü ve sahte peygamber Baryeşu adında bir Yahudi'yle karşılaştılar. Baryeşu, Vali Sergius Pavlus'a yakın biriydi. Akıllı bir kişi olan vali, Barnaba'yla Saul'u çağırtıp Tanrı'nın sözünü dinlemek istedi. Ne var ki Baryeşu –büyücü anlamına gelen öbür adıyla Elimas– onlara karşı koyarak valiyi iman etmekten caydırmaya çalıştı. Ama Kutsal Ruh'la dolan Saul, yani Pavlus, gözlerini Elimas'a dikerek, “Ey İblis'in oğlu!” dedi. “Yüreğin her türlü hile ve sahtekârlıkla dolu; doğru olan her şeyin düşmanısın. Rab'bin düz yollarını çarpıtmaktan vazgeçmeyecek misin? İşte şimdi Rab'bin eli sana karşı kalktı. Kör olacaksın, bir süre gün ışığını göremeyeceksin.” O anda adamın üzerine bir sis, bir karanlık çöktü. Dört dönerek, elinden tutup kendisine yol gösterecek birilerini aramaya başladı. Olanları gören vali, Rab'le ilgili öğretiyi hayranlıkla karşıladı ve iman etti.
ELÇİLERİN İŞLERİ 13:1-12 Turkish Bible Old Translation 1941 (KMEYA)
P EYGAMBERLER ve muallimler, Barnabas, ve Niger denilen Simun, Kirineli Lukius, ve reisirubu Hirodesle birlikte büyütülmüş olan Manaen, ve Saul, Antakyada, oradaki kilisede bulunuyorlardı. Rabbe hizmet edip oruç tutmaktalar iken Ruhülkudüs dedi: Kendilerini çağırmış olduğum iş için Barnabası ve Saulu bana ayırın. O zaman oruç tutup dua ederek onlar üzerine ellerini koyduktan sonra yolladılar. Böylece bunlar Ruhülkudüs tarafından gönderilmiş olarak Selefkeye indiler, ve oradan Kıbrısa yelken açtılar. Salamise varınca, Yahudilerin havralarında Allahın sözünü ilân ettiler; Yuhanna da onların hizmetinde idi. Pafosa kadar bütün adayı dolaştıktan sonra, Baryeşu denilen bir sihirbaz Yahudiyi, bir yalancı peygamberi, buldular; bu adam, anlayışlı bir adam olan vali Sercius Pavlusun yanında idi. Vali, Barnabası ve Saulu çağırıp Allahın sözünü dinlemek istedi. Fakat sihirbaz Elimas (çünkü adı böyle tercüme olunur) valiyi imandan döndürmeğe çalışarak onlara karşı duruyordu. Fakat Saul, yani, Pavlus, Ruhülkudüsle dolu olarak ona gözlerini dikip: Ey sen, bütün hile ve kötülükle dolu adam, İblis oğlu, her salâhın düşmanı, Rabbin doğru yollarını saptırmaktan vazgeçmiyecek misin? Ve şimdi, işte, Rabbin eli senin üzerindedir, ve bir vakte kadar güneşi görmiyerek kör olacaksın, dedi. Ve hemen üzerine sis ve karanlık çöktü, ve dolaşarak kendisini yedecek adamlar araştırıyordu. O zaman vali vaki olanı gördü, ve Rabbin öğretişine şaşarak iman etti.
ELÇİLERİN İŞLERİ 13:1-12 Kutsal Kitap ve Deuterokanonik Kitaplar (KKDEU)
Antakya'daki kilisede peygamberler ve öğretmenler vardı: Barnabas, Siyah adıyla bilinen Simeon, Kirineli Lukius, Manaen –ülkenin dörtte birini yöneten, Herodes'in süt kardeşi– ve Saul. Bunlar Rab'be karşı ruhsal görevlerini yapıp oruç tutarken Kutsal Ruh, “Barnabas'la Saul'u kendilerini çağırdığım işe ayırın” dedi. Bunun üzerine oruç tutup dua ettiler, ellerini Barnabas'la Saul'un üstüne koydular ve onları gönderdiler. Böylece, Barnabas ile Saul Kutsal Ruh'un buyruğuyla gönderildikten sonra Selefke'ye geldiler, oradan da Kıbrıs'a yelken açtılar. Salamis'e ulaştıklarında Tanrı'nın sözünü Yahudiler'in sinagoglarında bildirdiler. Yuhanna'yı da yardımcı olarak beraberlerinde götürüyorlardı. Pafos'a kadar tüm adayı baştan başa aştılar. Orada Yahudiler'in yalancı bir peygamberiyle karşılaştılar. Büyücülükle uğraşan bu kişinin adı Bar Yeşu idi. Kendisi vali Sergius Pavlus'un yakınıydı. Vali akıllı bir adamdı. Barnabas'la Saul'u yanına çağırdı. Tanrı'nın sözünü dinlemek istedi. Ancak büyücü anlamına gelen diğer adıyla Elimas onlara karşı koydu. Valiyi imandan saptırmaya çalışıyordu. Ama Pavlus adıyla da bilinen Saul Kutsal Ruh'la doldu; gözlerini ona çevirerek, “Ey iblis oğlu!” dedi, “Her tür düzenbazlıkla ve hileyle dolu insan, her gerçeğe düşman kesilen! Rab'bin düz yollarını saptırma çabasını bırakmayacak mısın sen? Bak, şu anda Rab'bin eli seni yargılıyor. Gözlerin kör olacak ve belirli bir süre güneşi görmeyeceksin.” O anda Elimas'ın üzerine bir sis ve karanlık çöktü. Elinden tutacak birisini bulmaya çalıştı. Olaya tanık olan vali Rab'bin öğrettikleri karşısında hayranlık duyarak iman etti.